Ayak bileği yaralanmaları (Distorsiyonları)
Ayak bileği eklemi kaval kemiği ve diş kısmındaki kemikler (Tibia-Fibula) ile buraya yerleşen ayak kemiği (Talus ) , kemiklerin kıkırdak yüzeyleri ve bu kemikleri birbirine bağlıyan iç (deltoid) ve dış bağlardan oluşur. İç yan bağ ayak bileğini iç tarafta destek olan en güçlü bağdır.
Dış yan bağ ön, orta ve arka olmak üzere üç gruptan oluşur. Dış taraftaki ön bağ üç bağdan en geniş ve zayıf olanıdır, buna bağlı olarak en fazla yaralanan bağdır. Trafik kazaları ve Yoğun koşuşturmalı yaşam ayak bileğine yönelik yaralanmalarda belirgin bir artmaya neden olmuşlardır. Ayak bileği yumuşak doku yaralanmalarının çoğunluğu bilekteki ani yük değişimi ile ortaya çıkmaktadır. Sıklıkla ayak içeri döner, tüm vucut yükü ayak bileğinin dış ve iç tarafına biner. Bu yüklenmelerde dış yan bağlardan ön ve orta bağ zarar görür.
Ayak bileği yaralanmaları %60-%70 sıklıkla dış-ön bağın kopmalarıdır. İç bağın (Deltoid ) yaralanması nadiren görülür bileğin ani ve kuvvetli dışa dönmesi sonucu gelişir. Tam yırtılmaya göre daha çok tam olmayan veya kısmi yırtıklar görülür.
Ayak bileği bağ yaralanmaları üçe ayrılır. Birinci derece yaralanmada bağ da kopma mikroskopik düzeydedir. Ayak bileğinde hafif şişlik ve hassasiyet ile sınırlıdır. İkinci dereceli yaralanmada bağ da sınırlı düzeyde kopma gelişir, artan şişlik, ağrı ve hassasiyet vardır, fonksiyon kaybı sınırlıdır. Üçüncü dereceli yaralanmalarda bağın bütünlüğü ortadan kalkmıştır.
Ayak bileğinde ileri derecede şişlik, ağrı ve hassasiyet vardır. Fonksiyon kaybı belirgindir. Ayak bileğinde şişlik öncelikle yaralanma yerinde bölgesel olup, doku içerisindeki kanamaya bağlı tüm ayak bileğine yayılan morluk oluşur. Bu tabloya zaman içerisinde artan ağrı eşlik eder. Morluk ve ağrının yeri yaralanmanın yeri konusunda ipuçları verir. Ayak bileği için standart rontgen grafileri yeterlidir. Manyetik rezonans (MR) görüntüleme yöntemi bağ lezyonlarına eşlik eden kıkırdak ve tendonlar ile kılıfındaki hasarların tanısına da yardımcı olur.
Tedavide amaç şişlik ve doku içi kanama gelişimini, hasarın ilerlemesini önlemek ve ağrıyı azaltmaktır. Öncelikle ayak bileği eklemi istirahate alınır. Ayak kalp seviyesi üzerine çıkacak şekilde bir yastık üzerine uzatılır ve soğuk kompres uygulanır. Bu amaç doğrultusunda alçı atellerden yararlanılır. Bu süre içerisinde o ayağa yük verilmez. Soğuk uygulama şişliği ve ağrıyı azaltmak amacıyla kullanılır. Uygulama on beş dakika süre ile iki saat ara ile yapılır. İlk tedaviyi takiben belirtilerin gerilemesi ile birlikte günümüzde ayak bileğinin içe ve dışa hareketi kısıtlayıp aşağı yukarı hareketi serbest bırakan ayak bileklikleri (fonksyonel breysler) en yaygın tedavi seçeneğidir.
Koruma döneminde bilek egzersizleri de verilmelidir. Tip 1 ve Tip II yaralanmalarda belirtilerin azalmasını takiben hareket egzersizleri eklenmelidir. Tip 1 yaralanmalarda aktif yaşama dönüş yaklaşık 1-2 haftada, tip II yaralanmalarda ise 2-3 haftada olmaktadır.
İç yan bağ yırtığı son derece nadirdir diz altı alçı yük verdirilmeden 4-6 hafta süre ile kullanılır. Dış yan bağ yaralanmalarında genelde ameliyatsız yaklaşımlar tercih edilmektedir. Ancak profesyonel sporcularda dış yan bağ tip III yaralanmalarda ameliyatla tamir önerilmiştir.
Ayak bileğinde nükseden burkulmalar, bileğin boşalarak düşme endişesi kişileri çok rahatsız eder. Ameliyatsız tedaviye rağmen sık sık tekrarlayan burkulmalar görüldüğünde, cerrahi onarım da düşünülmesi önerilen bir tedavi yöntemidir.